"Ben biraz ertesi gün gibiyim, eksiğim, unutkanım, öyleyim."
Cumartesi oluyorum bazen, sıklıkla da Pazartesi. Eksik biraz, unutkan, kirli... Kir dediğim yaşamanın lekesi... Oysa büyük bir oyun; ne varsa bildiğin... "Bir büyük oyun yaşamak dediğin/Beni ya sevmeli ya öldürmeli". Ama sevmeye cesareti yok kimsenin, öldürmeye de... Öyle bir kimsesizlik ki bu; durmak, çelerken aklımı en mühim yerinden, niye, neye koştuğumu bile zaten bilmiyorken, eteklerimden ölüm çekiştiriyor, tepemde kuşlar uçuşuyorken..."Durduğum yer benim değilken/gidebilecek bir yerimin olmaması ne acı/gidebilecek bir yerim yok iken hala/ve inatla durmayışım ne gaflet/nihayetinde ölmüyorken yaşıyor olan insanın/yaşıyorken öldüğünü bilmemesi bu/bu ne tuhaf bir hayret". Ne tuhaf bir huzursuzluk, nasıl bir atalet...
bıçak gibi saplanır mı her yeni gün insanın bedenine? Niye saplanır peki,
nerede başladı bu hikaye?..Ben bir umuttum, çocuktum bir kuştum belki de konmak
istedim bir kaç insanın yoluna sessizce. Belki de hiç olmadı bunlar; yoktum
aslında... "Aklım başımda değildi, küfür gibi huzursuzdum / herkes beni unutmuştu, ben kimseyi unutmamıştım."
Belki de unutmamaktı benim cehennemim... Acılara alışır da insan, mutluluklar nasıl unutulur ki tadına bile varamadan! Bunları düşündükçe bir duvar örüyorum yaşamla arama. "Yüzümde hüzünden gölgeler kaldıysa / İçimde örülen duvardan düşmüştür, çatladıysa". Ama bir yolunu bulup atlamalı o duvardan, gitmeli uzaklara... Gitmek; unutmak istiyorum diyememekten türemiş bir sözcüktür zira. Gidiyorum şimdi. Çıktım yola; unutmaya...
Yağmur yağıyor dışarıda. Niye yağıyor ki şimdi durduk yere, ne gerek vardı buna!..
40 km/h...60 km/h...80 km/h...90 km/h...
Hızlandıkça dinecek sanıyorum yağmur! ha gayret!..
100 km/h...120 km/h...130 km/h...
Olmuyor!
Kanıyorum yine aynı yerlerimden! Nasıl büyüyüp de çoğalıyor o hasretler, böylesine unutmak istiyorken!..
"dışarıya yağmur,
yüreğime hasret,
fikrime sen..
nasıl yağıyorsunuz üçünüz birden
bir bilsen…"
yüreğime hasret,
fikrime sen..
nasıl yağıyorsunuz üçünüz birden
bir bilsen…"
140 km/h...160 km/h...
"hep böyle güzel mi gülersin" dedi
"rakın varsa biraz da ağlarım" dedim.
"rakın varsa biraz da ağlarım" dedim.
Ben yağıyorum şimdi, yağmura, hasretine, ve sana arkadaş...
Gözlerin gözlerime perde şimdi, gözlerin...
''bir takvimi tersten açardık
eğer isteseydin''
eğer isteseydin''
170 km/h...190 km/h...
Kalbim sanık... Gözlerin buna tek tanık... İkimizden başka
kimse yok burda...
200 km/h
220 km/h
230 km/h...
"yazık
geçit yok aşka
bir şey yok paylaşacak
acıdan başka…"
geçit yok aşka
bir şey yok paylaşacak
acıdan başka…"
Ne işim var benim burda, neyime benim unutmak! Niye çıktım
bu yola!
"Her şeyden biraz kalır diyordu ya hayat, kavanozda biraz
kahve, insanda biraz acı..."
0 km/hz...
Adım gibi biliyordum oysa;
“Sana giden tüm yollar kapalı”
...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder